Friday, September 18, 2009

Kocatepe Zafer Yürüyüşü (25 Ağustos 2009)

Kurtuluş Savaşı'nın en önemli noktalarından birisi, Büyük Taarruz. Afyonkarahisar ise bu önemli muharebenin belki de en kritik, en akılda kalıcı noktalarından birine sahne. 25 Ağustos günü Taarruz'un son hazırlıkları ile geçiyor. 25 Haziran gecesi Şuhut'tan yola çıkan komuta grubu Mustafa Kemal Paşa, İsmet Paşa ve Fevzi Paşa 26 Ağustos sabaha karşı Kocatepe'de kurulmuş Komuta mevzisine varıyor ve Büyük Taarruz başlıyor. 27 Ağustos günü Afyonkarahisar düşman işgalinden kurtulurken, Kütahya, Bursa, İzmir ve sırayla her yönden Türkiye düşman işgalinden kurtarılıyor.

Hepimizin tarih derslerinde şu yada bu şekilde mutlaka okuduğumuz, sınavlarda sorulmuş, öğretmenden veya aileden yana şanslıysak anlaşılmış, anlatılmış, anladığımız bir konu Büyük Taarruz. Dedim ya; şanslıysak nedenini, sonucunu uzun uzun anladığımız, tartıştığımız bir konu olmalıyken, belki de unutmaya başladığımız Büyük Taarruz.




Hani doğal güzellikleri olur ya şehirlerin? İsteriz ki, doğası, ağacı, kuşu, böceği, suyu aynı kalsın isteriz. İsteriz ki; biz gördük, anladık, çocuklarımız da görsün bu güzelliği. (Bazen de bencil oluruz, arada tatile gelebilmek için isteriz ya, insanoğlu bencil varlık. Doğayı korurken bile ;) ) Afyonkarahisar'da da Büyük Taarruz'un bütün tarihi varmış ve bu tarihi ellerinden gelen en iyi şekilde saklamışlar, işaretlemişler. -Miş kullanıyorum, zira bu yürüyüş organize edilmese ne geleceğim, ne göreceğim vardı buraları. Tabi insan farklı hislerle yola çıkıyor, farklı şeyler düşünüyor. Konu bir yürüyüşten çok daha fazlası. Geçtiğimiz yıl İnebolu-Kastamonu yolunu yürümeye giderken de, yürürken de bu denli yoğun düşünmemiştim. Ama düzenleyenler, organizasyon programını o kadar güzel hazırlamışlar ki; katılımcı üniversite öğrencilerinin öğrenmemeleri (!) gereken herşeyi hem de görerek öğrenmelerini sağlamışlar.

Neyse, yürüyüşten 1 ay kadar önce Gezenbilir'de bir üyenin açmış olduğu başlık ile bu organizasyondan haberdar olmuştum. Sanırım son birkaç yıldır büyüyerek gelişen bir çalışma ile Afyon Valiliği, Afyon Kocatepe Üniversitesi ve Türk Silahlı Kuvvetleri 4 gün sürecek bir etkinlik hazırlamış. Türkiye'deki tüm üniversitelere ve ilgilenenlere çağrıda bulunarak içinde Anıtkabir gezisini de barındıran, Zafer Yürüyüşü ile sonlanan bir gezi programı kurulmuş.

Ne yazıkki zaman programım dolayısıyla tümüne katılamasam da o yürüyüşe katılmalıyım dedim. Ne yazıkki üniversitem (Dokuz Eylül Üniversitesi) katılmamış olsa da, en azından önümüzdeki sene katılım için ön bilgi edinirdim.

Eee, başlayalım. Yoğun bir program için İzmir'den ayrıldım. Program şu; gündüz yola çıkılacak, öğlen Afyon'da olunup, gezilip, gece yürüyüşe katılınacak, sabahta ilk otobüsle dönülecek. Sanırım kolay görülüyor (ki göründüğü kadar değilmiş :) )

İlk kez Nilüfer Turizm'den bilet aldım. Uzun zamandır şehirlerarası otobüs yolculuğu yapmadığımdan İzmir-Afyon 25 TL olunca da şüphelenmedim değil. Özellikle otobüs yolculuklarında problemli (aslında problem benden kaynaklanmıyor, sorun; hakkından fazlasını isteyen yolcular ve buna alışmış personel ama konumuz bu değil :) ) Ama fazlasıyla rahat koltuklar, iyi personel ve tabi her koltuktaki 7-8 kanallı kişiye özel ekranlar. Artık her firmada olabilir belki ama ben ilk kez gördüm. 2 kanalda VCD film (çok iyi seçimlerdi...), 1 kanaldan otobüsün ön camı (ki beni ilgilendirmiyor :) ), 4-5 kanal TV (Aslında NTVSpor da olsa kaymaklı olurdu, zira kadın programları hiç ilgi alanım değil) ve birkaç radyo kanalı. Yani insanı uyutmamak için her türlü donanım mevcut :) Tekrar teşekkürler.

16:00 itibariyle Afyonkarahisar garındayım. Yeni yapılmış, hafif AVM havası verilmeye çalışılmış güzel bir otogar. Otogarın arka tarafında Afyonkarahisar ring otobüsleri kalkıyor. TUREX dedikleri minibüslere binip yaklaşık 15 dakika içerisinde merkeze iniyorum.

[Yazının bundan sonrasını tamamen bitirmek amacıyla yazıyorum. Zira yürüyüşün dönüşünde bu bölümü yazmış, ancak bu noktada durmuştum. Bugün tarih 07 Aralık 2009. Yani yazının üzerinden aylar geçti... Ancak bundan önce yazdıklarıma saygıdan, sadece yazıyı yayınlamak adına sonunu kısa tutuyor, tavsiye ve fotoğraflarımla bitiriyorum...]

NOTLAR: [Gelecek sene için?]
_Afyon güzel ve değişik biryer. Özellikle turizm ofisleri gerçekten yardımsever.
_Etkinlik için başta TSK olmak üzere herkes çok çalışmış ve hazırlanmış...
_En büyük ve tek eksiklikleri; Afyon'luların bu yürüyüşün ciddiyetine hakim olamamaları. Sanırım yürüyüş ile ilgili yapılacak diğer şeylerden biraz zaman ayırıp, insanlara bunun ciddiyetini anlatmalılar... (Yürüyüş sırasında yerlerde oturan ve yürüyenlere küfreden, laf atan gençler, motorlar ile yürüyenlerin arasında dolanarak tehlike yaratan gençler, yollarda içki içenler, riskli durumlar için ayrılmış ambulansları otobüs gibi kullananlar...) Ya ben çok ciddiye alıyorum, ya da gerçekten orada, "Kurtuluş Savaşı'nı yaşamaya çalışan"lara büyük hakaret ediliyor?!?
_Varış için mutlaka tüm kıyafetinizi değiştireceğinizi ve gerçekten (gerçekten, hem de gerçekten) soğuk olacağını bilin. Emin olun, yanınızda ne getirirseniz getirin üşüyeceksiniz... Hazır olun...

Ve son olarak; "Mutlaka orada olun..."

2 comments:

  1. Merhaba
    Keşke tüm yürüyüş hikayesini yazabilseydin. Arada kalan kısmı oldukça merak ettim.
    Çağlar
    http://caglar.ca

    ReplyDelete
  2. Çok teşekkürler,

    Umarım bir toparlamaya çalışayım kafamı, sonrasında yazmaya çalışayım. Tekrar teşekkürler...

    ReplyDelete